Kediler ve köpekler genel inanisin tersine genetik olarak birbirlerinden hoslanmayan canlilar degillerdir. Onlarin arasindaki düsmanlik düsündügümüzden de daha azdir ve dogadan gelen yasam mücadelesinin bir ürünüdür. Çizgi romanlarla, filmlerle beynimize yer ettirilmis bitmez tükenmez köpegin kediyi kovalamasi görüntüleri muhtemelen insanlarin bu görüntüden hoslanmalarindandir. Genellikle köpek sahipleri kedilerden hoslanmazlar, kedi sahipleri de köpekleri hor görürler, igrenirler.
Kediler ve köpekler binlerce yildir insanin aile yasaminin bir parçasi olmuslardir. Eve 10 bin yil evvel önce köpek gelmis, onu 5 bin yil sonra kedi takip etmistir. Kedi Misirlilar tarafindan depolarindaki hububata musallat olan farelerle mücadele amaciyla ehlilestirilmistir. Her iki cins de medeniyetin gelismesinde önemli roller oynamislardir. Köpegin, dost, koruyucu, gönüllü yardimci, sadik, vefakar, cesur, sevgisini belli eden karakteri ile kedinin mesafeli, kibar, seytani ve gizemli kisiligi, insan hayatindaki farkli bosluklari doldururlar. Köpekte sürü halinde yasama içgüdüsü oldugundan paylasmasini bilir, kedi ise her zaman yalnizdir.
Kediler bagimsizlik duygularini ve kendilerine olan güvenlerini hemen belli ederler. Verilen komutlara itaat etmeye tenezzül etmezler. Insanlari mutlu etmek akillarindaki en son seydir. Kendi türlerinden bile olsa diger canlilara karsi çok temel bir savunma mekanizmasina sahiptirler. Güvenlik onlar için her seydir. Bir canliyla karsilastiklarinda önce güvenliklerinden emin olmak isterler. Karsilarindaki canli kendilerinden daha iri, hizli kosabilen ve kendine özgü koku üretebilen bir köpekse tehlike sinyalleri iyice çogalir. Geçmisinde bir köpekle kavga yasamis bir kedi bu kokuyu asla unutmaz.
Aslinda kediler de yaradilistan köpekler kadar avcidirlar. Hareket eden hemen her seyin, farelerin, kelebeklerin, kuslarin, çekirgelerin pesinden kosarlar. Kedi yavrulari avcilik pratiklerini evde koltuklarin yastiklarinda, insanlarin ayaklarinda, perdelerin uçlarinda, bitkilerin yapraklarinda, çevik hareketlerle bir ileri bir geri siçramalar yaparak gelistirirler. Masalarin altlarina saklanip hayali avlarinin üzerine ok gibi firlarlar.
Bisikletliler, harekete geçen arabalar, sabah kosusu yapanlar, oynayan çocuklar, toplar ve de kediler, köpegin önünden hizli hareket ederek geçip uzaklasan her sey köpegin ani reaksiyonuna sebep olur. Avcilik özelligi köpegin tabiatinda vardir. Kendisinden daha küçük, kürklü, sesler çikaran, hareketli seyleri av olarak görüp kovalamaya meyillidirler. Bu tanima dünyada en güzel uyan sey de kedidir. Bir kedi sakin oturdugu ve kendi isine baktigi sürece köpek tarafindan ciddiye alinmaz, sadece aniden hareketlendiginde köpek hiç düsünmeden içgüdülerine uyar.
Ne var ki insanlar binlerce yildir köpeklerin içgüdüleriyle oynamislardir. Bazi duygularinin etkilerini artirmis, bazilarini köreltmislerdir. Her biri baska amaca ve fonksiyonlara yönelik degisik birçok köpek türü yaratmislardir. Örnegin, köpegin atasi kurtlarda sürüye saldirma ve dagitma içgüdüsü varken çoban köpeklerinde sürüyü bir arada tutma yetenegi gelistirilmistir. Ancak hala tüm köpeklerde bir seyin arkasindan kosmak, yakalamaya çalismak, yakaladiginda öldürene kadar sallamak içgüdüsü tüm canliligiyla devam etmektedir. Bu içgüdü köpeklerin hantal görünümleri ve insanlara itaatli davranislari yüzünden öne çikmaz. Ta ki bir kedi tarafindan tahrik edilene kadar.
Eger sahibi sartlandirmamissa, bir kedi burnunun dibine kadar gelip tahrik etmedikçe, köpek kediye normal sartlarda saldirmaz. Daha dogrusu pek önemsemez ancak kedi kendisine yaklasan köpegi tehlike olarak görür, tüylerini kabartip sirtini kamburlastirarak, tislayarak, aklinca görünümünü korkunçlastirarak tedbirini alir. Ama bu sefer de bu görünümüyle köpek açisindan dikkat çekici ve tehlikeli bir hale gelmistir. Böylece ortada hiçbir neden yokken kavga baslar. Sokak hayvanlarinda genellikle bu sorun görülmez, kedi ve köpekler yemeklerini yan yana yiyip birbirleriyle paylasabilirler. Ne var ki bir arada yasamalari gereken tüm ortamlarda kedinin kurallari geçerlidir.
Köpegin göz temasi ve kuyrugunun hareketi, karmasik dogal iletisim sisteminin bir parçasidir. Ruhi ve moral durumu hakkinda bilgi verir. Yüksekte tutulan kuyruk, hakimiyeti ve mücadele gücünü belli ederken, kivrik bir kuyruk daha asagi bir konumu kabul edip karsisindakine hürmet gösterme anlamina gelir. Ev köpekleri sahiplerinin sürekli müdahalelerine maruz kaldiklarindan kuyruk hareketleriyle verdikleri mesajlar daha muglaktir. Ayni kuyruk hareketi ‘gel oynayalim’ anlamina da gelebilir ‘dikkatli ol’ anlamina da. Kedilerde ise kalkik kuyruk ‘savasa hazirim, üstüme gelme’ anlamindadir. Digerinin kuyrugunu kalkik gören köpek o an için oynamayi düsünürken kedi bu beladan nasil kurtulacagini düsünüyor olabilir. Yani kedi-köpek kavgasinda birinci neden olarak ‘yanlis anlama’ kabul edilebilir.
Kedi köpek iliskisinde önemli etkenlerden biri de iki tarafin boyutlaridir. Bas ve vücut sekillerinde, tüylerinde ve renklerinde farklar olmasina ragmen bütün ev kedileri sanki bir tornadan çikmislar gibi hemen hemen ayni boyuttadirlar. Köpek türleri ise o kadar birbirlerinden farklidir ki bazen iki türün de köpek cinsi oldugunu çocuklara anlatmakta zorluk çekilir. Kediler en azindan dis görünüsleriyle köpekleri sasirtmazlar.
Eger kedi ve köpek yavrulari beraber büyürlerse, sahipleri tarafindan zorlanmadiklari sürece, karsi cinsin bulundugu topluluga girme konusunda hiçbirinde bir problem görülmez. Kedi ve köpeklerin hayatlarinda dostu ve düsmani taniyabilecekleri en önemli zamanlari hayatlarinin ilk 2-3 ayidir. Kedilerle büyüyen köpek yavrusu onlari hayati boyu iyi kalpli yaratiklar olarak görür. Ancak kedilerin çogunlukta oldugu bir ortama bir köpek yavrusunu sokup kabul ettirmek hiç de kolay degildir çünkü kedilerde bulunduklari bölgeyi korumak için anti-sosyal davranislar daha kuvvetlidir. Eve bir köpek yavrusu getirildiginde ev sahibi kedi önce kendini saklar ve izole eder.
Filmlerde, gazetelerde birbirleriyle oynasan, birbirlerine sarilmis vaziyette yatan, ayni kaptan beslenen, hatta karsi cinsi anne belleyip memesini emen kedi ve köpek yavrularina rastliyoruz; ancak bu tip iliskiler hayvanlarin kendilerinden ziyade sahiplerinin onlari yetistiris sekline baglidir. Her seye ragmen kontrol elden birakilmamalidir. Örnegin, terrier cinsi köpekler yavru kedileri tavsan sandiklarindan yakalayip öldürebilmektedirler.
|